Tanışma Bitti

Kişisel favorilerimi, yeni keşfettiklerimi, dinlemeye doyamadıklarımı, son günlerde dilime dolanan ne varsa listeler halinde sizlerle buluşturmaya karar verdim. Bu listeleri herhangi bir türe ya da sanatçıya bağlı kalmadan kulaklığımda ne çalıyorsa olduğu gibi ve mümkünse haftalık olarak paylaşacağım. Yayınlanan ilk podcastimizin ardından artık tanışmış olduğumuz için ilk listeme bu adı vermek istedim; Tanışma Bitti. Hayko Cepkin’e de selam çaktıktan sonra gelelim listedeki parçalara.

Karantina günlerinin hayatımıza dahil ettiği en önemli unsurlardan biri şüphesiz instagram canlı yayınları oldu. Bu süreçte hemen her müzisyen ya kişisel sayfalarında ya da iş birliği ile farklı sayfalarda canlı yayın yapmakta. Benim de takip ettiğim ve çok sevdiğim müzisyenlerden olan Selçuk Sami Cingi kendi sayfasından bir aydır canlı yayın yaparak güzel melodilerle evlerimize konuk oluyor. Cingi, geçtiğimiz günlerdeki canlı yayınında kendi içinden gelen parçaları çaldığı sırada The Police grubuna da yer verdi. Müzik dünyası için önemli bir yere sahip olan bu grubun Message In A Bottle şarkısını onun sayesinde tekrar hatırlamış ve listeme eklemiş bulundum. The Police demişken yine birçok kez coverlanmış ve unutulmaz şarkılardan biri olan Roxanne’i eklememek olmazdı.

Bir ay önce yeni albümü Future Nostalgia’yı yayınlayan Dua Lipa’nın Physical şarkısı albüm çıkmadan da dilime dolanmıştı. Son günlerde hem beni yukarı taşıyan hem de zaman yolculuğuna çıkmış hissiyatı yaratan bu parça da listede yerini alıyor. Yine mart ayında yeni albümünü yayınlayan bir başka isim The Weeknd’in albümle aynı adı taşıyan şarkısı After Hours beni tam anlamıyla içine alan bir parça oldu. Şarkı, albümün en uzun iki şarkısından biri ve tek bir saniyesinde bile tekrara düşmemesi Abel’ın defalarca kanıtladığı müzikal dehasını bir kez daha gözler önüne seriyor diyebilirim. Bu yılın başında yeni single’ını yayınlayan, güçlü kadın vokallerden Alicia Keys’in Underdog şarkısı da son zamanlarda dinlemekten keyif aldığım şarkılardan biri. Bu şarkıları dinledikçe “2020 yılı en azından güzel şarkılar getirdi.” diye biraz avunabiliyorum.

Son 1 yılın şüphesiz en popüler isimlerinden olan Billie Eilish ve ilk albümünün (muhtemelen bundan sonraki albümlerinin de) mihenk taşı olan abisi Finneas elbette bu listede de yerlerini alıyorlar. Billie’nin son zamanlarda en çok dinlediğim Everything I Wanted şarkısını dinlemeyenler için şiddetle tavsiye ederken klibinin yönetmenliğini de yine Billie’nin üstlendiğini belirtmeden geçmeyeyim. Finneas’ın ise sesiyle, melodisiyle, klibiyle tam anlamıyla vurulduğum şarkısı Let’s Fall In Love for the Night için söyleyeceğim çok fazla söz yok, sadece dinleyin…

Sam Smith’in klibiyle iç dünyasını bizlere tamamen açtığı ve güzel melodiye sahip teklisi How Do You Sleep? dinledikçe dinleyesim geliyor dediklerimden. Yine aynı etkiyi yaratanlardan biri de Bastille’in Joy adlı şarkısı. Ne zaman dinlemeye başlasam en az iki kez daha başa aldığım için bu parçayı es geçmek istemedim. Dinlediğimde ne demek istediğimi anlayacağınızı umut ediyorum.

Son olarak Gözde’yle birlikte canlı izleme şansı bulduğumuz, kişisel favorilerimizden olan Damien Rice’ı da listeme ekleyip bu listenin sonuna geliyorum. Hepimizin çok iyi bildiği, Sia’nın Chandelier parçasını öyle güzel yorumluyor ki bambaşka bir dünyaya yolculuğa çıkıyorsunuz. Liste içerisinden dinlemeden geçeceğiniz şarkılar olabilir fakat bu şarkıyı es geçmemenizi tavsiye ederim